Dünya Emekçi Kadınlar Günü: Kadınlar İçin Umudu Dilemek

Her yıl 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlarken, içimiz buruk bir şekilde, kadınların yaşadığı acılara tanıklık ediyoruz.

Suriye’de, insanlar Selefi Cihatçı katiller tarafından katlediliyor. Kadınlar kaçırılıyor, çocuklara kıyılıyor. Bu vahşet ve zulüm Ramazan ayında dahi durmaksızın devam ediyor.

Yerleşim yerleri yağmalanıyor, insanlar evlerini terk edip dağlara sığınıyor. Sadece son iki günde 500’den fazla Alevi’nin hayatını kaybettiği biliniyor. Dünya devletleri ise karşısında üç maymunu oynamaya devam ediyor, Birleşmiş Milletler sessizliğine devam ediyor.

Kadınlar, toplumumuzun temel taşlarıdır. Hayatımızın her alanında varlıklarıyla dikkat çekerler. Kadınlarımız savaşta ganimet olarak görülürken, barış zamanlarında bile esaret altında tutulmaktadırlar.

Almanya’da yaşayan Sevgili Doç. Zeliha Altuntaş, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için bir düşünce yazısı kaleme aldı. Emekçi Kadınlar Günü’nün anlamını ve önemini bilim insanı hassasiyetiyle ele aldı.

Küresel güçlerin toprak paylaşımı, ekonomik krizler, çevre sorunlarıyla karşı karşıya olduğumuz bu dönemde, umut ve barışı güçlü bir şekilde örgütlememiz gerektiğinin altını çizdi.

Çatışmaların en savunmasız halkaları olan kadınlar ve çocuklar, acımasızca etkilenmekte ve geleceklerinden umut kesmektedirler.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle, tarihimizde iz bırakan ancak zamanla unutulan kadınları hatırlayarak, kadın dayanışmasını öne çıkararak barışı inşa etmek için hep birlikte çalışacağız.

Kadıncık Ana ve diğer tarihteki kadın figürleri bize yol gösteriyor. Kadınların mücadelesine sahip çıkarak, onların anılarıyla geleceğe umutla bakacağız.

Her geçen gün kadın mücadelesi büyürken, geçmişte yaşanan acıları hatırlayarak, geleceğe daha umutlu bir şekilde ilerlemeye kararlıyız.